Eski Türkçe

Eski Türkçe, Türk yazı dilinin ilk devresidir.[1] . Bu devir, Göktürkler, Uygurlar ve Karahanlılar devrinin bir bölümü (13. yüzyıla kadar) olmak üzere yaklaşık sekiz asırlık dönemi kapsar; 8'inci yüzyıldan 13'üncü yüzyıla kadarki dönemdir.[1]

Wikimedia Incubator'de Eski Türkçe Vikipedi deneme projesi bulunmaktadır.

Özellikler

Eski Türkçe devrindeki Türkçenin bugüne göre birçok farklı yanı vardır. Bunlardan bir kısmı şunlardır:

Günümüzde ulaşılabilen en eski Türkçe metin 687-692 yılları arasında dikilen Çoyr Yazıtıdır . Bundan sonra giderek çoğalan yazıtlardan en eski tarihliler sırasıyla: Hoytu Tamir, Ongin, Köl İç Çor, Altun Tamgan Tarkan, Tonyukuk ve Orhun Yazıtlarıdır.[2] Orhun Yazıtları, Eski Türkçe devrine aittir; bu devirde yapılmışlardır.[1]

Hunlar döneminde de bir "Hun dili" vardı. Göktürk kitabe dilinin bu dilin değişmiş şekli olması muhtemeldir. Ayrıca Altın Elbiseli Adam'ın mezarı diye anılan M.Ö. 5. veya 6. yüzyıllara ait bir mezarda altından eşyaların içinde bulunan 26 harflik bir yazı bulunmuştur. Bu yazı da Göktürk alfabesine çok benzer bir alfabeyle yazılmıştır ve Türkçenin daha da eskilere dayandığının bir kanıtı niteliğindedir.

Ağızlar

Eski Türkçede ağız ayrılıklarına ilk metinlerden beri rastlanır. Yine de ağız ayrılıkları büyük sayılmaz; bu nedenle Eski Türkçe bir bütün olarak görülebilir. İlk ayrılıklara Orhun yazıtlarında rastlanmaya başlar. Örneğin birinci tekil kişi için Tonyukuk yazıtında ben denirken Kül Tigin Yazıtında men denmektedir. Yine, on erig sançtı (on eri öldürdü) ve on eren sançtı (on eri öldürdü(Sançmak mızraklamak,mızrağı batırmak anlamındadır.) aynı anlamda kullanılmıştır.[3]

Eski Türkçe ağızları iki dalda incelenir: Göktürk ağzı ve Uygur ağzı olarak.

Göktürk ağzı

Eski Türkçenin eski yazıları ve Orhun Yazıtları bu ağza girer.Günümüzde kullanılan Türkçeyle büyük ölçüde çağrışmaktadır. Teŋri- ve Türk (Türük- ve Türk şeklinde) kelimeleri ilk bu döneme ait ünlü Orhun Yazıtları’nda yazılmıştır.

Uygur ağzı

M.S. 358'den sonrası Uygur ağzı olarak adlandırılır. Aslında bu pek kanıtlanmamıştır ve de hâlâ tartışılmaktadır. Mani ve Budist olmak üzere ikiye ayrılır.

Kaynakça

  1. 1 2 3 Prof. Dr. Muharrem Ergin, Türk Dil Bilgisi, Bayrak Basım/Yayım/Tanıtım, İstanbul, 2002, s. 14
  2. Prof. Dr. Ahmet Bican Ercilasun, Türk Dilİ Tarihi, Akçağ Yayın, Ankara, 2007, s. 128
  3. Fuat Bozkurt, Türklerin Dili, Kapı yyn., 2005, sayfa 124.

Dış bağlantılar

This article is issued from Vikipedi - version of the 11/29/2016. The text is available under the Creative Commons Attribution/Share Alike but additional terms may apply for the media files.