Küresel ısınma

1856-2004 arası küresel ortalama yüzey sıcaklığı

Küresel ısınma, başlıca atmosfere salınan gazların neden olduğu düşünülen sera etkisinin sonucunda, Dünya üzerinde yıl boyunca kara, deniz ve havada ölçülen ortalama sıcaklıklarda görülen artışa verilen isimdir. İklim sistemi, içsel ve insani etkiler, Güneş'in periyodik aktiviteleri ve sera gazları, vb. nedenlerden etkilenmektedir. Günümüzde iklimbilimciler (klimatolog) küresel ısınma konusunda hemfikirdirler.[1]

Tarihçe

Küresel ısınma 50 yıldır saptanabilir duruma gelmiş ve önem kazanmıştır. Dünya'nın atmosfere yakın yüzeyinin ortalama sıcaklığı 20. yüzyılda 0.6 (± 0.2) °C artmıştır. İklim değişimi üzerindeki yaygın bilimsel görüş, "son 50 yılda sıcaklık artışının insan hayatı üzerinde de fark edilebilir etkiler oluşturduğu" yönündedir.

İki bin yıl boyunca onar yıllık dilimlerin ortalamaları alınarak, farklı yapılandırmalarla saptanmış yüzey sıcaklıkları

Ölçümlere göre 1860-1900 yılları arasında, denizde ve karadaki küresel sıcaklık her ikisinde de 0,75 °C yükseldi.[2][3] 1979'dan beri kara sıcaklığı deniz sıcaklığının iki katı hızla yükseldi(0.13 °C/onyıl karşın 0.25 °C/onyıl).[4] Uydudan yapılan sıcaklık ölçümlerine göre alt troposferdeki sıcaklık 1979'dan beri, her on yıllık dilimde, 0.12 ile 0.22 °C arasında yükselmiştir. Sıcaklıkların, 1850'den önceki 1000 ile 2000 yıllık dönemler boyunca, Orta Çağ Ilıman Dönemi ve Küçük Buz Çağı gibi kısmi dalgalanmalar dışında, nispeten kararlı bir seyir izlediğine inanılmaktadır.

NASA'nın hesaplamalarına göre, güvenilir ölçümlerin yapılabildiği 1800'lerden beri 2005 yılı, 1998'i geçerek, en sıcak yıl olmuştur. Dünya Meteoroloji Organizasyonu ve BK İklim Araştırma Biriminin hesaplamalarına göre ise 2005, 1998 yılının ardından hâlâ ikinci sıradadır.[5][6]

Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli 5. Değerlendirme Raporu ise 4 parça halinde 2013 ve 2014 yıllarında yayınlandı.

Teoriler ve mekanizmalar

Küresel ısınmaya, atmosferde artan sera gazlarının neden olduğu düşünülmektedir. Karbondioksit, su buharı, metan gibi bazı gazların, Güneş'ten gelen radyasyonun bir yandan dış uzaya yansımasını önleyerek ve diğer yandan da bu radyasyondaki ısıyı soğurarak yerkürenin fazlaca ısınmasına yol açtığı düşünülmektedir.

Laguna San Rafael'deki buzulun, küresel ısınma sonucu 1990 ile 2000 yılları arasındaki geri çekilişin karşılaştırmalı uydu görüntüleri.

Yerküre, Güneş'ten gelen kısa dalgalı ışınımın bir bölümünü yeryüzünde, bir bölümünü alt atmosferde emer. Güneş ışınımın bir bölümü ise, emilme gerçekleşmeden, yüzeyden ve atmosferden yansıyarak uzaya kaçar. Yüzeyde ve troposferde tutulan enerji, atmosfer ve okyanus dolaşımıyla yeryüzüne dağılır ve uzun dalgalı yer ışınımı olarak atmosfere geri verilir. Yeryüzünden salınan uzun dalgalı ışınımın önemli bir bölümü, yine atmosfer tarafından emilir ve daha az Güneş enerjisi alan yüksek enlemlerde ve düşük sıcaklıklarda salınır.

Atmosfer'deki gazların gelen Güneş ışınımına karşı geçirgen, buna karşılık geri salınan uzun dalgalı yer ışınımına karşı çok daha az geçirgen olması nedeniyle yerkürenin beklenenden daha fazla ısınmasını sağlayan ve ısı dengesini düzenleyen bu doğal süreç sera etkisi olarak adlandırılmaktadır.

Su buharı dışındaki sera gazları, bağımsız değişken olarak küresel ısınma üzerinde aktif bir etki yaratabilirler. Örneğin karbondioksit, jeolojik evrimin doğal uzantısı olan volkanik etkinlikler sonucu ya da insanlar tarafından fosil yakıtların yakılmasıyla yoğun olarak atmosfere salınabilir. Bu durum, gezegenin ortalama ısısından bağımsız olarak ortaya çıkabilen ve ortalama ısının artması sonucunu doğuran bir etken işlevi görür.

Bugün bilim çevrelerinde küresel ısınmada baş sorumlunun karbondioksit oranının artması olduğuna inanılmaktadır. Her ne kadar atmosferdeki karbondioksit,

Küresel ısınmada su buharı ve bulutların rolü; su buharı, diğer sera gazlarından farklı olarak Güneş'ten gelen radyasyonun şiddetine ve gezegenin ortalama ısısına bağlı bir değişkendir. Dolayısıyla küresel ısınma konusunda pasif etkiye sahiptir. Küresel ısınmayla gezegen yüzeyindeki ortalama ısının artması, buharlaşmanın artmasına yol açacaktır. Bu ise atmosferde daha fazla su buharı oluşmasına yol açar. Su buharı küresel ısınmayı pozitif feedback ile artırırken,[7] bulutlar ise Güneş'ten gelen radyasyonun bir bölümünü dış uzaya yansıtır, bir bölümünü soğurarak ısınırlar, bir bölümünü de yeryüzüne geçirirler. Litosfer ve hidrosfere ulaşan bu radyasyonun da bir bölümü soğurularak ısınmaya yol açarken bir bölümü dış uzaya yansır.

Öngörüler ve düşünceler

Küresel ısınma sonucu kutuplar ve yakın bölgelerinde buzlar eridikçe yerlerini kara veya sular almaktadır. Kara ve suların kar ve buza oranla daha az yansıtıcı olması Güneş ışınımı emilimini arttırmakta ve dolayısıyla ısınmanın daha fazla artmasına yol açmaktadır. (Ice-Albedo feedback)

Küresel ısınma için en kötü senaryolar feedback mekanizmaları ile ortaya çıkması muhtemel sonuçlar olarak görülmelidr. Pozitif feedback olarak nitelendirilen bu mekanizmaların işleyişinde küresel ısınma, bir takım yeni risk faktörlerinin ve mekanizmaların açığa çıkışını hızlandırmaktadır. Küresel ısınma örneğin kutup bölgelerinde ve Grönland'da buz tabakasının erimesi Güneş ışınlarının daha fazla emilmesini sağlarken, Sibirya'da buzlu göl ve bataklıklarda hapsedilmiş, CO2'den 20 kat daha etkili metanın açığa çıkmasını sağlar. Yine iklim düzensizliği ve kuraklık, bazı bölgelerde önemli bir karbon yakalayıcısı olan orman örtüsünü yok edebilir, denizlerin ısınması deniz dibinde depolanmış olan metan hidratın atmosfere karışmasına yol açabilir.

Küresel ısınmanın sonuçları

Ziraat

Tahıl üretimini tehdit ediyor.[8]

Alerjiye etkisi

2011 Ocak ayı içerisinde yayımlanan bir çalışma, küresel ısınmanın bitkilerde polen dönemini uzattığını ortaya koydu. Kuzey Amerika’da yapılan bu çalışmaya göre Ambrosia bitkisinin polen dönemi kuzey bölgelere doğru ilerledikçe ciddi bir şekilde uzuyor. Bu durumun başka bitki türlerinde de geçerli olduğunu işaret eden birçok çalışma mevcut fakat bu tip kapsamlı sonuçlar henüz Ambrosia ile sınırlıdır.[9]

Şubat 2007 tarihli BM, raporu

2015 yılında hazırlanan küresel ısınma ile ilgili sunum

Konu ile ilgili Birleşmiş Milletler raporu, Fransa'nın başkenti Paris'te açıklanmıştır.[10] Raporda küresel sıcaklık artışının olası etkileri aşağıdaki biçimde özetlenmektedir.

Kuzey Amerika'da kum fırtınaları tarımı yok edecek. Deniz seviyeleri yükselecek. Peru'da 10 milyon kişi su sıkıntısı çekecek. Mercan kayalıkları yok olacak. Gezegendeki canlı türlerinin yüzde 30'u yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalacak.

Deniz seviyesi ortalaması 70 metre olacak. Dünya'nın yiyecek stokları tükenecek.

Yüz milyonlarca insan uygun iklim koşullarında yaşamak umuduyla göç yollarına düşecek.

Yeni fırsatlar ve ülkelerin yaklaşımı

Küresel ısınma yüzünden erimeye başlayan buzullar bu güne kadar geçilmez sanılan deniz yollarını ve kara parçalarını ulaşıma ve erişime açmaktadır.

Madenler

Öncelikle Kanada ve Rusya, bir ölçüde de ABD ve Danimarka şimdiye kadar -50°’ye varan aşırı soğuklar nedeniyle kullanamadıkları birkaç milyon kilometre karelik alanı kullanıma açıyorlar. Altın, gümüş, kurşun, elmas, çinko kaynayan bu bölgenin yeraltı zenginlikleri Kuzey Kutbu’na kıyısı olan ülkeler için son derecede önemli bir gelir kaynağı olacak. Birçok maden için Dünya rezervlerinin üçte birinin bu bölgede bulunduğunu söyleyebiliriz.

Kısalan ticaret yolları

Eriyen buzlar sayesinde Batı Avrupa, Doğu Asya ve Kuzey Amerika limanları yaklaşık 5000 ile 15.000 km kadar birbirlerine yaklaşacaktır. 3.000-4.000 konteyner taşıyabilen bir yük gemisinin günlük maliyetinin 10 bin dolar olduğunu dikkate alınırsa bu çok önemli bir kazançtır.

Olası çözümler ve alınabilecek önlemler

2015 sonunda Paris’te düzenlenen 21. Taraflar Toplantısı’nda 180 ülke Kyoto Protokolü sonrası yürürlüğe geçecek Paris Anlaşması’nı imzaladı.[11]

Hükûmet

Karbon vergisi [12]

Termik santrallere kısıtlama [13]

Günlük Hayatta

Sera gazı salımını kontrol edecek günlük hayattaki bazı önlemler şöyle sıralanıyor:

Küresel ısınma karşıtlığı

Küresel ısıma karşıtlığı, toplumda yer etmiş olan küresel ısınma olgusunun antitezi olarak kabul edilir. Bazı bilim adamları [kim?] küresel ısınmanın bir mitten ibaret olduğunu ve yerküredeki sıcaklık artışının sanıldığının aksine tek sorumlusunun insan olamayabileceğini belirtirler. Küresel ısınma karşıtları, küresel ısınmanın büyük devletler için yeni bir gelir kaynağı olabilecek "iklim vergisi" gibi kazançlar için toplumda küresel ısınma endişesi olduşturduğunu düşünürken[17], bazı karşıtlar da ABD toplumunda artan küresel ısınma endişesinin bilinçli olarak halka aşılandığını, asıl amacın bundan 50 yıl sonra ülkelerinde çöl fırtınaları esmemesi durumunda siyasileri Dünya'yı kurtaran kişiler gibi göstermek olduğunu belirtirler.[18]

Ayrıca bakınız

Dış bağlantılar

Kaynaklar

  1. "Türkiye için düşük karbonlu kalkınma yolları ve öncelikleri". Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi, WWF-Türkiye. 4 Eylül 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. http://web.archive.org/web/20160904121408/http://awsassets.wwftr.panda.org/downloads/20151007_turkiye_icin_duuk_karbonlu_kalknma_yollar_ve_oncelikleri_rapor_1.pdf.
  2. Thomas Peterson, Assessment of urban versus rural in situ surface temperatures in the contiguous United States: No difference found, Journal of Climate, sayı 16, yayın 18, ISSN 0894-8755, sayfalar 2941–2959, yayınevi: American Meteorological Society, tarih 2003-09-15, erişim tarihi 2007-03-14
  3. David E. Parker, Large-scale warming is not urban, Nature, sayı 432, sayfalar 290-291, tarih 2004-11-18, erişim tarihi 2007-03-14
  4. Thomas M. Smith, yardımcı yazarlar Reynolds, Richard W., A Global Merged Land–Air–Sea Surface Temperature Reconstruction Based on Historical Observations (1880–1997), yayınevi American Meteorological Society, Journal of climate, sayı 18, yayın 12, ISSN 0894-8755 sayfalar 2021-2036, tarih 2005-05-15, erişim tarihi 2007-03-14
  5. Goddard Institute for Space Studies, GISS Surface Temperature Analysis, erişim tarihi 2007-01-17, tarih 12/01/2006, yayıncı NASA Goddard Institute for Space Studies
  6. Real Climate, 2005 temperatures, erişim tarihi 2007-01-17, tarih 15/12/2007, yayıncı RealClimate
  7. http://en.wikipedia.org/wiki/Water_vapor_feedback#Role_of_water_vapor
  8. "'Küresel ısınma tahıl üretimini tehdit ediyor'". BBC. http://www.bbc.com/turkce/haberler/2016/06/160621_tahil_kuresel_isinma.
  9. Ziska et al., “Recent warming by latitude associated with increased length of ragweed pollen season in central North America”, Proceedings of the National Academy of Sciences, 108 (2011) sayfa 4248
  10. Sabah Gazetesi - 04.02.2007
  11. "İklim müzakerelerinin kayıp ülkesi Türkiye". anadoluverumelimedya.com. 24 Eylül 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. http://web.archive.org/web/20160924020956/http://www.anadoluverumelimedya.com/2016/09/16/iklim-muzakerelerinin-kayip-ulkesi-turkiye/.
  12. "Karbon Vergilendirmesi". EDAM. http://edam.org.tr/tr/File?id=3193.
  13. "Obama'dan termik santrallere kısıtlama planı". BBC. http://www.bbc.com/turkce/haberler/2014/06/140602_obama_komur_plan.
  14. "Herkes vejetaryen olsa ne olurdu?". BBC. 28 Eylül 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. http://web.archive.org/web/20160928160733/http://www.bbc.com/turkce/vert-fut-37487046.
  15. "Calculate your driving emissions". http://shrinkthatfootprint.com/calculate-your-driving-emissions.
  16. "Carbon and climate FAQs". Conservation Fund. http://www.conservationfund.org/images/programs/business_partnerships/Carbon_and_Climate_FAQs.pdf.
  17. http://www.cnnturk.com/2010/bilim.teknoloji/kuresel.%C4%B1sinma/02/18/kuresel.isinma.diye.bir.sey.yok/564335.0/index.html
  18. http://istanbul.indymedia.org/tr/news/2007/03/174532.php

Dış bağlantılar

This article is issued from Vikipedi - version of the 1/11/2017. The text is available under the Creative Commons Attribution/Share Alike but additional terms may apply for the media files.