Hindistan-Pakistan Savaşları

Bu sayfanın veya bölümün Türkçeye çevrilmesi gerekmektedir.

Eğer sayfanın Türkçeye çevrilmesi en fazla 2 hafta içinde gerçekleşmezse, bu sayfa veya bölüm silinme sürecine girecektir.

Pakistan'a ait olan PNS Ghazi Denizaltısı 1965 ve 1971 savaşlarında Hindistan için önemli bir tehdit unsuru olmuştu

1947'de Britanya Hindistanı'ın bölünmesi ve Hindistan ve Pakistan'ın bağımsızlıklarını kazanmalarından bu yana bu iki Güney Asya ülkesi birbirlerine karşı tam dört kez savaşmış ve sayısız kez sınır çatışması yaşamışlardır.1971 Hindistan-Pakistan Savaşı hariç,direkt ya da dolaylı yoldan Hindistan ve Pakistan arasında gerçekleşen bütün savaş ve çatışmaların ana kaynağı Keşmir Sorunu olmuştur.İki ülke arasında ilişkiler halen savaş ekseninde sürmektedir.

Hindistan-Pakistan Anlaşmazlığının Arka Planı

İngiliz Hakimiyetinde Hindistan

Pakistan ve Hindistan'ın kapladığı ve Asya alt-kıtası veya Hindistan alt-kıtası denen geniş topraklar 18. yüzyılın ortalarından beri İngiltere'nin sömürgesi idi. İngiltere burasını Yedi Yıl Savaşları (1756-1763) sonunda 1763 Paris barışı ile Fransa'dan almıştı.İngiltere Hindistan'ı tam bir sömürge şeklinde idare etmekle beraber, özellikle 18'inci yüzyıldan itibaren yerli halk İngiliz idaresine karşı çok mücadele etmeye başlamıştı.

I. Dünya Savaşı sırasında İngiltere sadece Hintlerden meydana gelen bir askeri kuvvet oluşturdu ve bu kuvveti özellikle Orta Doğu'da kullandı.Bu yüzden ,İngiltere 1919'da, Hindistan'daki bazı eyaletlerdeki bir kısım yetkilerini halk tarafından seçilen yerlilere bıraktı.Fakat bu küçük taviz Hindistan halkını tatmin etmekten uzaktı.Kaldı ki Britanya'ya karşı bağımsızlık hareketi de genişlemişti.Bağımsızlık hareketinde Hinduların lideri Mahatma Gandhi ve Kongre Partisi, Müslümanların lideri ise Muhammed Ali Cinnah ve Müslüman Ligi idi.Bu liderlerin İngiliz idaresine karşı mücadeleleri uzun sürdü. İngiltere nihayet 1935'de, halk tarafından seçilmiş üyelerden meydana gelen eyalet meclisleri kurulmasını kabul etti ve 1937'de ilk seçimler yapıldı.

Bütün Asya'daki sömürgelerde olduğu gibi, II. Dünya Savaşında Britanya Hindistanı'da Hindistan Milli Ordusu adı ile bir kuvvet Japonlarla beraber savaştı.Bunun sonucunda Büyük Britanya 1942'de Hindistan üzerindeki kontrolünü daha da gevşeterek, hükümetin yerli halktan olması esasını getirdi.Sadece savunma ve dışişlerini kendi elinde tuttu. Aynı zamanda yaptığı bir açıklama ile de savaştan sonra Hindistan'a bağımsızlık vereceğini bildirdi.

Bağımsızlığın Kazanılması ve Bölünme

Büyük Britanya'nın II. Dünya Savaşı sonrasında ekonomik ve askeri alanda zayıf duruma düşmesiyle birlikte Britanya Hindistanı'nın bölünmesine dair teoriler de ortaya atılmaya başlamıştı.Buna göre Britanya Hindistanı'nda Hindu nüfusun fazla olduğu bölgelerde Hindulara ait bir Hindistan devleti,Müslüman nüfusun fazla olduğu bölgelerde ise Müslümanlara ait bir Pakistan devleti kurulacaktı.Ancak 1947'deki bölünme sonrasında müslümanlara ait olan Pakistan devletinin kurulmuş olmasına rağmen müslümanların üçte biri hala Hindistan topraklarında kalıyordu.Bölünmenin doğru yapılmaması sonucunda bölgedeki Hindular,Müslümanlar ve Sihler arasında gerçekleşen toplumlararası savaşlar milyonlarca can kaybıyla sonuçlandı.

Savaşlar

Britanya Hindistanı'nın bölünmesine Keşmir,Cumnu,Haydarabad gibi prenslikle yönetilen bağımsız bölgeler de dahil edilmişti ve bu bölgelelerin hükümdarına topraklarını Hindistan veya Pakistan'a katma seçeneği verilmişti.Fakat bu bölgelerin bölümü henüz yapılmamaıştı.Bunun üzerine Hindistan ve Pakistan bölgede hak iddia etmeye başladılar ve bu da çatışmaların ana kaynağı oldu.

1947 Savaşı (Birinci Keşmir Savaşı)

Bağımsızlık sonrası halkının çoğunluğunun Müslüman olması sebebiyle Pakistan burasını almak için asker sevkettiğinde, hem Keşmir hükümdarının hem de Hindistan kuvvetlerinin karşı koyması ile karşılaştı.1947 yılına gelindiğinde Keşmir hükümdarı Hindistan'la bir anlaşma imzalayarak topraklarını Hindistan'a devrettiğini ilan etti.Pakistan ise Keşmir bölgesinin nüfusunun çoğunluğunun Müslümanlardan oluştuğunu ileri sürerek bu anlaşmayı kabul etmedi.Bu olay 1948 yılında Keşmir yüzünden Hindistan ile Pakistan arasında savaş çıkmasına sebep oldu.Birleşmiş Milletler araya girdi ve Keşmir'de referandum yapılarak halkın oyuna başvurulması şartıyla ateşkes sağladı.Pakistan bu çatışmada Keşmir'in ancak küçük bir kısmını ele geçirebilmiş, büyük kısım Hindistan'da kalmıştı.Bu sebeple, Hindistan bugüne kadar elinde tuttuğu Keşmir topraklarında referanduma yanaşmamıştır.Fakat Keşmir sorunu da, Pakistan-Hindistan ilişkilerinde bir çıbanbaşı olarak devam etmiştir ve iki ülke arasında ikinci bir savaşa neden olmuştur.

1965 Savaşı (İkinci Keşmir Savaşı)

1965 Savaşında Hintler tarafından ele geçirilen Pakistan ordusuna ait tanklar

Bu savaş Pakistan askerlerinin Cebelitarık Operasyonu ile Hindistan yönetimideki Cummu ve Keşmir topraklarına asker göndererek ayaklanma başlatmasıyla başlamıştır.Hindistan Pakistan'ın bu tutumuna karşı saldırı başlatarak karşılık vermiştir.Beş hafta süren savaşlar sonucunda her iki tarafta birbirine karşı üstünlük sağlayamamış,üstelik her iki taraf ta çok ağır zayiat vermiş ve binlerce can kaybı meydana gelmişti.Ayrıca bu savaşta dünya II.Dünya Savaşı'ndan bu yana tanklarla yapılan en büyük savaşa şahit olmuştur.

Savaşın sonlarına doğru her iki taraf küçük zaferler hariç bir başarı elde edememiş ve savaş bir çıkmaza dönüşmüştür.Savaş Sovyetler Birliği ve ABD'nin araya girmesiyle Taşkent Deklarasyonu'nun imzalanmasıyla sona ermiştir.

1971 Savaşı

Doğu Pakistan'ın merkezi Dakka'ya doğru ilerleyen Hindistan ordusuna ait tanklar

Bu savaşın nedeni Keşmir olmasa da savaşın altında Hindistan ve Pakistan'nın Keşmir yüzünden anlaşmazlık halinde olmaları yatmıştır.1947'deki bağımsızlığın ardından nüfusunun çoğunluğunun Müslüman olması nedeniyle Bangladeş bölgesi Doğu Pakistan adıyla Pakistan'a bağlanmıştı.Asıl Pakistan ise Batı Pakistan adıyla anılıyordu.Hindistan'ın elinde kalan topraklar bu iki Pakistan'ı birbirinden ayırıyor ve bağlantıyı kesiyordu. Ayrıca Doğu Pakistan'ın elinde kalan topraklar İngilizlerin sömürge döneminde özellikle ihmal ettiği topraklardı.Bu yüzden geri kalan Doğu Pakistan İslamabad tarafından sömürüldüğünü ileri sürüyordu.Ayrıca iki bölge halkının da Müslüman olmasına rağmen çok farklı kültürlere sahiplerdi.Savaşın hemen öncesinde Doğu Pakistan'da siyasi hoşnutsuzluk giderek artmış ve kültürel milliyetçilik hareketleri son derece sertleşmişti.Bu ve benzeri problemler 1971'de Doğu Pakistan'da büyük bir isyana sebep oldu.İsyanı bastırmak isteyen Pakistan bölgede askeri operasyonlara başladı ve bu operasyonlar sonucunda yaklaşık 10 milyon Bangladeşli Hindistan topraklarına sığındı.Bangladeşililerin ülkesine sığınmasını bahane eden Hindistan, Doğu Pakistan'ın yanında savaşa girdi.Savaş boyut değiştirerek Hindistan ile Pakistan arasında sınır çatışmalarına dönüştü.Pakistan uçaklarının Batı Hindistan'ı bombalaması üzerine çatışma açık savaş haline geldi ve Hindistan ordusu Doğu Pakistana girdi. İki haftalık yoğun mücadele sonucunda Doğu Pakistan'daki Pakistan kuvvetleri Hint kuvvetleri karşısında fazla dayanamadı ve 90,000'den fazla Pakistanlı asker ve sivil teslim oldu.Pakistan birliklerinin Hindistan kuvvetlerine teslim olduğu 15 Aralık 1971 günü Bangladeş'in kuruluşu resmen ilan edildi.Bu savaş Hindistan-Pakistan Savaşları içinde en çok kayıp verilen savaştır.Bu savaş sonucunda iki ülke arasındaki gerilimi had safhaya ulaştı ve iki ülke arasında büyük bir düşmanlık başladı.

1999 Savaşı

1999 yılında Kargil Savaşı patlak verdi Mayıs ile Temmuz ayları arasında iki ordu Keşmirin Kargil bölgesinde savaştı.Savaş sonunda Hindistan Pakistanlılar tarafından bozulan sınırı eski haline getirdi.

Nükleer Yarış

İki ülke arasındaki savaşlar nükleer alana da yansımış ve iki ülke arasında nükleer mücadele başlamıştır.

Kısa Süreli Çatışmalar

Yıllık Kutlamalar

This article is issued from Vikipedi - version of the 8/5/2016. The text is available under the Creative Commons Attribution/Share Alike but additional terms may apply for the media files.